Die Liebenden
Sieh jene Kraniche in großem Bogen! Aus einem Leben in ein andres Leben. Daß so der Kranich mit der Wolke teile Und keines andres sehe als das Wiegen So mag der Wind sie in das Nichts entführen; So lange kann man sie von jedem Ort vertreiben Fliegen sie hin, einander ganz verfallen. – Wohin, ihr? – Von wem entfernt? – Ihr fragt, wie lange sind sie schon beisammen? – Und wann werden sie sich trennen? So scheint die Liebe Liebenden ein Halt. . Bertolt Brecht (1928) |
Sevdalılar
Bak şu kocaman yaydaki turnalara Bir yaşamdan başka bir yaşama. Bak nasıl da paylaşıyor turnalarla bulutlar Ve yalnızca birbirinin salınışını görerek Rüzgâr alıp sürüklese de hiçliğe; Savrulup sürülseler de diyardan diyara Öylece uçup giderler, yine tutkun birbirine. – Hey, nereye gidersiniz? – Kimden uzaktasınız? – Sorsam, kaç zamandır birliktesiniz? – Peki, ne zaman ayrılacaksınız? Sevdalılar için böyle bir duraktır işte sevda. . Çeviren: Ekrem Düzen |
Source: Bertolt Brecht: Terzinen über die Liebe (1928); Bertolt Brecht: Gesammelte Werke Band 14: Gedichte 4, Frankfurt am Main 1989, s.15-16.
http://www.uni-due.de/einladung/Vorlesungen/lektuere/terzinen.htm
Photo credits: Andrew Willoughby (Artist’s special personal permission)
http://willoughbyphotography.blogspot.com/2011/04/sandhill-crane-migration.html
NOT:
Bertolt Brecht’in ilk dönemlerine ait bu şiiriyle Onat Kutlar’ın “Günlük Şiirler” başlıklı (benimse “Turnalar Semahı” diye çağırdığım) şiirinde karşılaşmıştım. Onat Kutlar’ın şiiri beni öylesine etkilemişti ki önceleri Brecht göndermesinin müstakil bir şiirle ilgili olabileceği aklıma gelmemişti. Halbuki alenen “nicedir aklımı kurcalayan Bertolt Brecht’in ‘Sevenler’ şiirini düşündüm” demekte. Bu sözleri bir referans olarak okumayı çok sonraları söktüm kısacası. Brecht’in şiirine ulaşınca da hemen çevirme hevesine kapıldım. Hemen çeviremediysem de (diyelim yirmi yıl sonra) nihayet emelime vasıl oldum. Elbette Onat Kutlar’ın şiirinden ve söyleyişinden çok yararlandım. Hem bu nedenle hem de kendisini yad etmeyi sürekli kılmak için “Günlük Şiirler”i buraya almayı borç biliyorum.
Teşekkür etmem gereken diğer kişi ise Turgay Fişekçi. Brecht’in bu şiirini “Sevenler” başlığıyla çevirmiş (acep bir besteleyen de oldu mu ki) ve ben o çeviriden de pek çok iz, işaret devşirdim.
Günlük Şiirler
Sen gittikten sonra iki çalgıcı
turnalar semahını çaldı ve kimse dinlemedi onları
benden başka. Sarımsak kokusunun
yoksulluk ve rakıyla buluştuğu saygısız kalabalıkta
kimse duymadı beni terkeden
kanatların bıraktığı esintiyi. Biri incecik öbürü kalın
iki tel vururken çalgının yüreğine
nicedir aklımı kurcalayan Bertolt Brecht’in
‘Sevenler’ şiirini düşündüm, bir yaşamdan ötekine
yanyana uçan iki turnayı. Taa yirmisekizlerden.
“Güneşin ve ayın az değişken dilimleri altında
uçup giderler yine, böyle tutkun birbirine.
Hey, nereye gidersiniz? – Hiç bir yere. Nerden gelirsiniz?
– Her yerden. Sorarsınız, ne zamandır birliktesiniz? diye.
– Az zamandır. Ne zaman ayrılacaksınız peki? – Yakında.”
Çıktığımda hava açıktı, ikindi güneşi gibi
nicedir ısıtmayan parlak ayın az değişken dilimleri altında
yürürken sordum kendi kendime. Nereye gidiyorsun?
Hiç bir yere. Ne zamandır yalnızsın? Bilmem, denize
ve ayışığından yapraklar kesen
şiire sormalı bunu. Daha yazılırken
bir anıya dönüşen şiirlere.
Sordum kendi kendime ne yapılabilir çamurdan? Heykel.
Acilardan? Aşk. Yoksulluklardan,
bir devrim bile yapılabilir. Ama hiç bir şey
hiç bir şey yapılamaz ayrılıklardan.
Sen, çalgıcılar ve ayışığı çekip gittiniz, uykunun
eşiğine vurulmuş bir turna gibi dönerek
düşerken sordum otuzdokuzlardan Bertold Brecht’le birlikte
“Ne yapmalı peki?” Aklim dokunacak
bir başka akıl arıyor. Nicedir yabancı denizlerde
yıkanan tenim baska bir teni. “Ne yapmalı?”
Biliyorum yağmur yağmaz yukarı doğru yeniden.
Acımaz olur, silinir gider izi bıçağın.
Ama hiç bir rüzgar dolduramaz boş kalan yerini,
bir yaşamdan ötekine
birlikte uçan turnaların
gökyüzünde.
Onat Kutlar
Photo credits: Dmitriy Bitus
Bertolt’un bu şiirini “Sevdalılar” şeklinde görünce aradığım şiirin bu olmadığını düşünüp kapatacaktım, ulaşmak beni çok mutlu etti. Okuyunca sizin de Onat Kutlar’ın şiirinde karşınıza çıkması -benim durumumdaki gibi- beni çok şaşırttı. Teşekkürler 🙂
BeğenBeğen